9/18/09

Zone blocking yazısı , ve diğerleri

- http://www.nfltr.com/tr/index.php?option=com_content&view=article&id=613

NFLTR için yazdığım Zone blocking'e giriş yazısı.
İşin ilginci, yardımcı olan arkadaşlara da teşekkür ettiğim yoruma bir "iyi", bir "kötü" işareti verilmiş. Ulan nesi kötü? nesi iyi? Teşekkür etme ile ilgili bir yoruma niye kliklersin anlamadım ki? Garip milletiz vesselam, keza "bak millete saldırarak hakaret ederek yazma bu yazıyı" dediğim yorum bile nerelere uzamış, "demek ki millet Üniversiteler Ligi istemiyor". Ben böyle bişi mi dedim sana?

- Yollar makyajla renklenecek-miş
http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/12510329.asp?gid=229

Resim koymuşlar yolun yarısı turuncu yarısı mavi. 1) yazıda böyle bir bahis geçmiyor, sadece eleman diyor ki "Karayollarının m, akyajı da kapkara ama turuncuları artırmak, biraz yeşil, beyaz, mavi de katmak lazım". Yani çıkıp "yolu boyayacaz rengarenk renk fırtınaları içerisinde seyahat edeceğiz" demiyor...Daha estetik bir görüntü kazandıracaz diyor....Ancak tabii bu noktada bile bkz. 2 ) Desin demesin, bu nerden çıktı? Yol yol mu ki makyajı'na geçtiler Maviymiş, efendim yol kenarındaki dinlenme tesisiymiş. "Bu nedenle makyaj, albeni önemli" demek, paketin içeriğini iyi yapamadık, bari rengarenk boyayalım, temeldeki hataları böyle kapatalım mantığı. Türkiye'de çukursuz, ters-eğimsiz, tabelasız, mıcırsız, potansiyel kaza mekanı olmayan ne kadar yol var? Işıklı şehirlerarası kaç km yolumuz var da işin makyajına rengine girdik? Duyan da yol yapıyolar sanır. (İtiraz edene: Aynı yolu 6 ayda bir yapmak tekrar tekrar asfalt dökmek yol yapmak değildir , soygundur, vurgundur). Ha bi de "hala planlama aşamasındalarmış".

- Montauk canavarı Panama'da ortaya çıkmış. Çocuklar da taş (bkz. "daş") atıp öldürmüşler. Ha sonra bizimkiler zuzaylıya taş atınca olay oluyor. Canavar dediğin görmediği hayvanı canavar zannedip taşla öldüren zihniyet esas. Hayır basından da kimse hayvancağızın öldürülmesine odaklanmamış, bir mi ayrı bi cinsiz anlamadım ki?
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/12509111.asp?gid=229

9/10/09

Aylık(!) güncelleme ve diğer notlar

Uzunca bir süredir güncelleme imkanı olmadı. Tabii burayı izleyen 1.25 kişilik hayran kitlem (1 ben oluyorum büyük ihtimalle) bu dönemde yoğun şekilde beni telefon ve e-mail bombardımanına tutarak neden güncelleme yapmadığımı sordu. Saolun varoldun sizlerle varız falan....

Sebep olarak biraz yoğun bir dönem geçirdim diyebilirim. İşten zaten yoğun bir dönem geçirince, günler ardı ardına geliyor bir bakmışsın haftabaşı olmuş tekrar. Onun dışında Warriors olarak antremanlara başladık ve devam ediyoruz. Bir süre kadar değişik dizilişlerden oyunları denedikten sonra, dahiyane bir analiz sonucu varolan sistemde (!) devam etmeye karar verdik. Hucum anlamında en çok sayı yapan takım olunca demek ki ofansif tarafta birşeyler o kadar da fena değil. Elbette ki yeni dönemde farklılıklar olmayacak değil.

Bunun dışında Milli Takım aday kadrosu olarak ilk idmanlara çıktık. Edirne'de 21-23 Ağustos tarihleri arasında yaptığımız kamp, gerisinin de gelmesi durumunda, birçok güzel şeyin başlangıcı olabilir. Burada detaylara girmeyip bu adrese yönlendirelim : http://www.nfltr.com/tr/index.php?option=com_content&view=article&id=560:milli-takm-kamp&catid=44:tafl&Itemid=144
Kampa basın ilgisi de fena olmadı. Belirli gazete ve televizyonlardan muhabirler geldi, illa ki orjinal fotoğraf bulma derdinde bizi soytarı ettiler biraz. Bu kadar görüşmenin sonucunda da, dün bakayım dedim, 3 cümlelik "Mill takım toplandı. vs. vs." diye bir yazı geçilmiş. Neyse, zamanla daha populer olur inşallah bu işler. Bir gazete için geçen gün bir arkadaşım bu Milli Takım olayı ile ilgili roportaj yapmak istedi. Sorduğu sorulardan "her takımda 50-60 kişi varsa ve dediğin kadar takım varsa, bunun bir kitlesi olması lazım. Bu kadar insan bir araya getirseniz dergi çıkar, parti yapılır, bir sürü sponsor sağlayacak para getirecek aktivite yapılır" dedi. Çok anlatamadım biz daha hala kendi küçük hesaplaşmalarımız peşinde, kim şampiyon oldu derdinden çıkıp bir üst seviyeye gelemiyoruz, forumlardan sürekli birbirimize bok atmakla meşguluz diye...